The Killer izle

-

The Killer

The Killer filminin bilgileri The Killer

The Killer Dublaj & Altyazı
  • IMDb6.7
  • İzlenme2231
  • Süre119 Dk.
  • ÜlkeABD
  • Yıl2023
2023-11-10
KategoriGerilimSuç Yönetmen

Trent Reznor

Oyuncular

Michael Fassbender, Tilda Swinton, Charles Parnell, Arliss Howard, Kerry O'Malley, Sophie Charlotte, Emiliano Pernia, Gabriel Polanco, Sala Baker, Endre Hules

The Killer, soğukkanlı bir suikastçının hikayesini anlatıyor. Suikastçı, yaptığı işlere karşı hiçbir vicdan azabı duymayan, acımasız bir ölüm meleğidir. Ancak, bir gün verdiği bir atışta kıl payı kaçırır ve bu olay, onun hayatında büyük bir dönüm noktası olur. Suikastçı, bu olaydan sonra vicdan azabı çekmeye başlar ve bu hayattan vazgeçip geçmemek konusunda kararsız kalır. Suikastçı, bu süreçte hem kendi geçmişiyle hem de işlediği suçlarla yüzleşmek zorunda kalıyor. Film, şiddetin karanlık yüzüne ve insan doğasının karanlık yönlerine dair çarpıcı bir bakış sunuyor.

The Killer   Filmine Yorum Yaz
Yorumlar
jeyondor 13.11.2023
Bir kiralık katil mevzusuna bu kadar derinlik katmaya çalışmak (katmış bir açıdan) meşrulaştırmanın en iyi yoludur. Sinema artık suçlu bir insan kimliğine evriliyor. Eskiden her sanat dalı ve 7. sanat diye anılan sinema da her zaman insanlıkçı durum ve mesajlara hizmet eder, fıtri olduğuna inandığımız ve aynı zamanda evrensel bir kabulün konusu olan etik çerçeveyi gözeterek hikaye zincirinin omurgasını oluşturur ve örgüyü buna göre kurar buna göre de sonlandırırdı. Varoluşsal çizgisinin organik parçasıydı bu, bunu hisseder ve bilirdiniz. Yani ahlaki bir kılavuz ışığının önünde olur biterdi her şey. Hatta çerçeveyi belki bir anlamda zorlama eğiliminin kıymeti kendinden menkul bir değer olduğu düşünülebilir olan anti kahraman hikayelerinde bile bu böyleydi. Antiydi ama yine de kahramandı baş karakterler ve kahramanlığın önü ardı sağı solu altı üstü tamamen belli idi. 21. yüzyıl bir felaketin başlangıcı olma yolunda ilerliyor. Demokrasi denilen şeyin bir tür uyutma olduğu ve hiç bir ulus devletin ya da devletler üstü organizasyonların ya da daha iyi gizlenen üst akıl sahiplerinin indinde sadece bir masal olduğu, bütün bu inançlar bütününün sadece bir seraptan ibaret olduğu, yalan olduğu büyük bir çaresizlik eşliğinde ortaya çıktı ve çıkıyor günden güne de iyice. Yani aslında o ilkel dediğimiz zamanlardan bu güne görüyoruz ki artık insanlık bir arpa boyu bile yol almış değilmiş aslında. Sinema da bu korkunç evrilmenin tabi ki, sanatın köklerinin hayatta oluşu ilkesi itibariyle tamamen içindedir. Başka türlü de olamazdı. Tabi burada bu şu anlama geliyor. Sanat artık kılavuzluk, sezgi ve üstün insan duygusallığı ve hissiyatı özelliğini tamamen kaybediyor. Çağın öfkesine kapılıyor. Çağın çirkefine kapılıyor. Kararıyor günden güne. Kiralık katil güzellemesi de nedir. Kendi içinde baktığımızda elbette ki üstün bir bakışla ayaklarını yere bastırıyorlar. Ona bir diyeceğim yok. Fakat sonuna kadar söylemekten vazgeçmeyeceğim bir şey var: Bu feci bir yanlıştır. İlgi çekmek adına artık kötülüğün güzellemesi, ya da kötü bilinenlerin iyi ve üstün yanlarının, anlamlı yanlarının deşelenmesi feci bir yanlıştır. Para düzeninin kaçınılmaz sonucudur bu bir taraftan ama diğer taraftan bunun dışındaki saikler daha da korkunçtur. Dediğim gibi çağın genel bir öfkesi, yalnızlık duygusunun, adaletin yokluğunun, gerçeğin hep daha alçak şeyler için feda edilişinin ve aynı zamanda ideal olanın da alçak şeyler için feda edilişinin beslediği cehennemi yalnızlık ve yitiklik duygusunun beslediği bir biriken öfke bu. Çaresizliğin, zayıflığı hissedişin öfkesi. Hayra alamet değil tüm bunlar. Şeytani bir bakış alanına doğru kayıyor her şeyin evrensel sağlam pozisyonları. Bu gidiş iyi değil. Sürekli tekrar edilen şeyler nelerdir filmde? Kimseye güvenme, empati yapma, doğaçlama yapma vesaire. Bunlar bir insanda bulunacak özellikler değildir. Bunlar ancak duygusuz bir robotun temel programında olabilecek şeylerdir. Empati yapmadığınızda insan değilsinizdir, doğaçlama yoksa yani insan ruhunun iniş çıkışları, sürekli hareketlilik içindeki değişimleri yoksa orada insandan yine bahsedemeyiz. İnsan olmamayı mı öğrenmeliyiz. Ve ne için? Başarılı olmak için diyor film bize bir katilin daha doğrusu kiralık katilin bakış açısından. Para karşılığı insanları bir makine gibi öldürmek, ruhunu, gelmişini geçmişini, duygularını, yaşamını, ilişkilerini, çorunu çocuğunu, onun için acı çekecekleri, yokluğunda zora düşecekleri düşünmeden adeta bir duvara sıkar gibi kurşunu sıkıp öldürmek ne zaman başarı oldu. İnanılır gibi değil bunlar. Ama sanat adı altında bu tarz şeyler insanlığı hiç farkına varmadan aptal yerine koyarak ve giderek de gerçekten aptallaştırarak buna ikna ediyor hiç hissettirmeden. Sinema şeytanın sanatına dönüşmemelidir. Para için adam öldüren birisiyle özdeşleşemeyiz ve kimse bizi buna sürüklememelidir. Bir katili anlamak noktasına gelmemeliyiz. Asla unutulmaması gerekeni yok sayıyoruz farkına varmadan. İnsan öldürmek kabul edilebilir bir şey değildir ve olmamalıdır. Bunlar huzurlu bir dünyanın en azından o tarafa yontan kodlarıdır ve bozulmamalıdır. Bozarsanız faturayı herkes/hepimiz öderiz.